Postürün Etkileri

Postür yürürken, otururken, ayaktayken ve yatarken iskelet sisteminin aldığı duruş şekli yani tam tanımıyla beden ve psikolojimizin dilidir. Bu kısımda postürün önce bedenimize daha sonrada ruhumuza neler yaptığına değineceğiz. Postür ilk önce "inaktif postür" yani yatarken ve veya uyurken alınan duruş pozisyonu ve "aktif postür" olarak ikiye ayrılır. Aktif postürde duruş için bir çok kasın birlikte çalışması gerekir. Aktif postür de "statik postür" ve "dinamik postür" olarak ikiye ayrılır. Statik postür hareketsiz bir postürdür. Kasların eklemleri stabilize etmeleri için statik olarak kasılmalarını ve yer çekimine karşı koymalarını gerektirir. Özetle oturma, ayakta durma, yatma sırasındaki postürdür. Dinamik postür ise yapılan hareketin sonucu olarak devamlı değişen çevre sartlarına göre, uyum sağlamaya çalışan aktif bir postürdür. Statik ve dinamik postürlerin oluşması için gerekli olan kas kuvveti, postürün tipine ve kişinin fiziksel özelliklerine göre değişir. Kötü Postür Kötü bir duruş her şeyden önce kasların gereksiz miktarda kasılmasına neden olur, buna bağlı ağrı ve kramplar görülebilir. Örneğin; kalça fleksorlerinin kasılmasına bağlı olarak kalça hareketliliği azalır, lumbal bölge aşırı kasılmaya getirilerek ağırlık yine ayaklar üzerine aktarılmaya çalışılır ve bel oyuntusu artar. Bu durumda bir tarafın kasları kısalmış, diğer taraf ise uzamaya ve zayıflamaya başlar. Bunlara ek olarak, bağ zorlanmaları ve kas krampları görülür. Ayrıca kötü postürün görünüşü de hiç güzel değildir. Giysiler bile kişi üzerinde iyi durmadığı için, bunun yarattığı kötü psikolojide postür üzerindeki olumsuz etkileri katlanarak ortaya çıkacaktır. İster hareket etmek, isterse bir hareketi devam ettirmek için olsun gereğinden fazla kasılma hem bu hareketi bozacak hem de gereksiz yere enerji harcamasına neden olacaktır. Kötü psikolojik durum, kas zayıflıkları, kaslar arasındaki kuvvet dengesizliği, bölgesel sertlikler, ağrılar, yorgunluk hissi, halsizlik ve mesleki stres kötü postüre neden olabilecek faktörlerdir. Kalıcı hale gelmeden önce, sebepler ortadan kalktığı zaman hemen kaybolan postür bozuklukları, kamburluk gibi kötü postür sınırlamasının dışında kalır. İdeal Postür İdeal postür stres ve gerilmenin minimum ve vücudun maksimum verimde çalıştığı duruştur. İyi bir duruş için ayakta durma, oturma, yürüme gibi çeşitli aktiviteler sırasında baş, kollar ve bacakların birbirine oranla düzgün ve dengeli dizilimi gereklidir. Düzgün bir duruşa sahip olmak dengeli beslenme, egzersiz yapma ve düzenli uyuma kadar önemlidir. Fizyolojik ve biomekanik yönden iyi postür, minimum efor ile,vücutta maksimum yeterliliği sağlayan duruştur. Kişinin vücudunu yormadan gevşek, dengeli, güzel görünüşlü ve organların yeterli ve düzgün çalışabilmelerini sağlayan duruştur. Postür, kişinin vücut tipine, ırk, milliyet, zamanın modası, cinsiyete, meslek ve uğraşıya göre değişiklik gösterir. Postürün elde edilmesi, ayarlanması ve devam ettirilmesi için gerekli mekanizmalar sağlam olduğu sürece ideal postür sağlanabilir. Kişinin psikolojik durumunun iyi olması, iyi hijyen şartları, normal uyku, iyi beslenme, egzersiz yapması kasların ve postüral reflekslerin gelişimine olumlu etki eden temel faktörlerdir. Duygusal durumun bütün sinir sistemine etkisi vardır ve bu durum doğal olarak kişinin duruşunda da kendini hemen gösterir. Sevinç, mutluluk, kendinden emin olma gibi duygular stimulan olup, aktif canlı bir postür yaratırlar ve uygun gerilim pozisyonu hakim olmakla birlikte, duygusal yaşantı ile fiziksel durum arasındaki çift taraflı ilgi kesin olarak bilinmektedir. İdeal duruştan, vücudun maksimum yeterlikte kullanıldığı, stres ve zayıflıkların mümkün olduğunca minimum düzeyde tutulduğu anlaşılmaktadır. İdeal ayakta durma pozisyonu Baş dik ileri ve geri eğiklik yapmaksızın yanlardan bakıldığında kulaklar tam omuzlar hizasında olmalıdır. Göğüs dik durmalı bel ve boyundaki çukurluklar normalden fazla veya az olmamalıdır. Karın düz olmalıdır. Omuzlar dik olmalı, çökmüş gibi olmamalıdır İdeal yatış pozisyonu Yatak sert ve düz olmalı, vücut ağırlığı ile yaylanmamalıdır. Baş ve gövde uyum içinde olmalı, yastık çok alçak veya çok yüksek olmamalı ayrıca boyundaki çukurluğu destekleyecek kadar olmalıdır. Çok yumuşak yastıklar zararlıdır. Ayrıca çok sert ve yüksek yastıklar başın askıda kalmasına ve boynun zorlanmasına sebep olur. İdeal oturma pozisyonu Oturma postürü ayakta durma postürüne göre daha gevşek bir postürdür. İdeal bir oturmada yük her iki kalça üzerine eşit olarak dağılmalı, bel ve sırt dik olmalıdır. Oturulan yer yeterli yükseklikte olmalı, her iki ayak yere eşit olarak temas etmelidir. Çalışma esnasında öne eğilmeyi önlemek için masaya yakın oturulmalı, araba kullanılıyorsa direksiyona yakın olunmalıdır. Sırt ve mümkünse baş, eğimi hafif arkaya bakan bir destekle desteklenmelidir. Otururken kolların bir destekle desteklenmesi omuz ve boyuna binen yükü azaltır. Postürün İki Yönlü Psikolojik Etkileri  Bunca şey yazıp çizdikten sonra şimdi geldik asıl konumuza; Psikolojik durumumuz ve duygularımıza göre salgıladığımız hormonlar görüntümüze direk olarak yansır. Çoğu zaman özgüveni düşük veya başarısız hisseden bir kişi kollarını kavuşturup hafif kambur bir pozisyonda kendini saklamak eğilimini gösterir. Buna karşın özgüvenli ve başarılı bir insan ise çoğu zaman olabildiğince dik durmakta ve doğru postürü korumaktadır. Bu durum sadece insanlar için değil doğada da aynıdır. Herhangi bir saldırı potansiyeli ile karşılaşan hayvanlar güç ve üstünlük göstergesi olarak vücutlarını genişletmeye ve daha çok yer kaplamaya meyillidirler, ayrıca zaferini de benzer bir duruş pozisyonu ile sergiler. Mutlu, heyecanlı, suçlu, zayıf, sinirli, utanmış veya salgırgan, her türlü duyguyu hissettiğimizde hem yüz ifademizde hem de duruşumuzda bu hislerimize paralel olarak büyük değişimler yaşanır. Bu iyi bilinen durumun yanısıra şaşırtıcı olarak ifade ve duruş pozisyonumuz psikolojimize ve hormonlarımıza da direk olarak yansır. Yani dik yüz ifadesi ve duruş /doğru postür insan vücudunun çeşitli hormonlar salgılayarak vücüt biyokimyasının olumlu değişimine yol açar. Yapılan bütün deneylerde kişi doğru ifade ve postürü sergilediği ilk dakikadan itibaren vücuttaki testesteron hormonunun artışı ve stres hormonu olarak bilinen kortizol hormonun azalışı tespit ediliyor.Testesteron artması kişiye kendine güven getiriyor ve kortizol hormonunun azalması kişinin hissettiği stresin azalmasına yol açıyor. O halde vücudumuzu şaşırtarak hormonlarımızı harekete geçirebiliriz. Mesela bir toplantıda söz almışken veya iş görüşmesi esnasında vücudumuzun doğru postür almasını sağlayarak, testesteron hormonlarımızın artışını, stres hormonlarımızın düşüşünü kontrol edebiliriz. Hangi ifadeyi taklit ederseniz en çok iki dakika içinde bu ifade hayatınızın gerçeği olur. Haydi hemen bir test edin; sadece “rol” yaparak bile yüzünüze korkudan kaskatı kesilmiş bir ifade verin, neden yaptığınızı hiç önemsemeden sadece iki dakika boyunca bu rolü yapın, yapmaya devam edin, devam edin... Sadece iki dakika sonra mesela telefonunuz aniden çalsa bile büyük ihtimalle korkudan sıçrayacaksınız. Artık madem elinizde bu kadar etkili, hızlı ve hiçbir yan etkisi olmayan bir yöntem olduğunu fark ettiniz haydi hemen ayağa kalkın ve dimdik durun, kollarınızı sanki bir zaferi kutluyor gibi iki yana kaldırın, başınızı yukarı doğru kaldırın ve iyice gülümseyin. Bu duruş pozisyonu sayesinde vücudunuzun sadece iki dakika içinde kendinize güveniniz yerine gelecek ve testesteron hormonunu salgılamaya başladığını fark edeceksiniz ve. Taklitse taklit, rol ise rol hiç önemli değil, birazdan bu hayatınızın gerçeği olacak. Postür Düzeltme Egzersizleri İlk önce sanki boynunuzda herkese göstermek istediğiniz çok değerli bir mücevher varmış gibi davranın, çenenizi yere paralel tutarak durun ve yürüyün. Bu şekilde durduğunuz zaman çevreniz ile bariz bir fark ortaya çıkıyor ise bu sizin burnu büyüklüğünüzü değil  çevrenizdeki insanların kamburluğunu ortaya çıkartacaktır. Ayakta yapılacak egzersizler -Çeneniz geride, başınız dik, kollarınız gövdeye yakın, karın düz olacak şekilde yürümeye çalışınız. Kauçuk tabanlı, kaymayan ayakkabıları tercih ediniz. Yürürken ayaklarınız dışa doğru değil öne doğru baksın. -Sırtınızı bir duvara yaslayınız, ayaklarınızı 25 cm kadar duvardan uzağa koyunuz. Dizleriniz hafif bükülü durumda iken baş, omuz ve sırtınızı duvarla temas halinde tutunuz. Bu pozisyonda, duvarla temas halinde iken aşağı-yukarı kayın. Sırt bölgenize plastik bir top koyarak bu egzersizi daha etkili hale getirebilirsiniz. -Bir duvara karşı durup kollarınızı kaldırabildiğiniz kadar yukarı kaldırın. Bu esnada karnınızı içeri çekerek belinizi düzleştirmeye çalışın. Bu egzersizi yaparken bir kolunuzu kaldırabildiğiniz kadar yukarı kaldırırken, diğer kolunuzu indirebildiğiniz kadar aşağıyı doğru uzatın. Daha sonra kollarınızı değiştirin. Ellerinizi arkadan bel ortasına getirin. Eğilebildiğiniz kadar arkaya eğilmeye çalışın. Bu esnada karın kaslarınızın kasıldığını hissedin. Oturarak yapılacak egzersizler -Arkalıklı bir sandalyede yada taburede oturun. Kürek kemiklerinizi orta hatta doğru yaklaştırabildiğiniz kadar yaklaştırın. -Otururken omuzlarınızı kaldırabildiğiniz kadar kaldırın. Sonra omuzlarınızı öne, aşağıya ve arkaya hareket ettirerek daireler çizin. Bu hareketi ayakta da yapabilirsiniz. -Arkalıklı bir sandalyeye oturun. Sandalyenin kollarından tutarak sırt bölgenizi sandalyenin üst destek noktasına getirerek geriye doğru geriniz. Yatarak yapılacak egzersizler -Sırt üstü yatın ve dizlerinizi bükün, kürek kemiklerinizin arasına rulo haline getirilmiş büyükçe bir havlu koyun. Omuzlarınızı aynı anda yere doğru yaklaştırmaya çalışın. -Dizleriniz bükülü iken sırt üstü yatın. Kalçanız çok hafif kalkarken, karnınızı içe çekin ve bel çukurluğunu yere bastırmaya çalışın. -Dizleriniz bükülü iken sırt üstü yatın. Başınız ve omuzlarınızı yere koyun. Bu esnada kalça, uyluk ve gövdenizi kaldırarak köprü kurun. Bu egzersizi daha sonra sağ ve sol bacağınızdan ayrı ayrı destek alarak tekrarlayın. -Yüzüstü uzanın önce sağ sonra sol kolunuzu havaya kaldırmaya çalışın. Aynı hareketi karnınızın altına bir yastık koyarak kollarınız yanda iken tekrar ediniz. Bu hareketi yaparken sağ ve sola doğru gövdenizi esnetin. Korhan Özduru

Bu sayfayı paylaş


Bağlantılı

Makaleler